Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, deprem soruşturmalarında kullanılan bilirkişi incelemeleriyle birlikte tutukluluk süreçlerinin gözden geçirileceğini duyurdu. Deprem bölgelerinde oluşturulan yeni mahkemelerin çalışmalarına hız verildiğini belirten Bakan Tunç, hasar gören adalet binalarının onarımı ve yeniden yapılanması için sürecin hassasiyetle takip edildiğini vurguladı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, deprem soruşturmaları ve davalarında kullanılan bilirkişi incelemeleriyle birlikte tutukluluk süreçlerinin yeniden gözden geçirileceğini açıkladı. Son dönemde yaşanan depremlerin ardından Adalet Bakanlığı'nın oluşturduğu kriz merkezinin çalışmalarını değerlendiren Bakan Tunç, deprem bölgelerinde yargı süreçlerinin 2 Mayıs'a kadar durdurulduğunu ancak şu anda normal sürece geçildiğini belirtti.
Deprem felaketinde hayatını kaybeden 231 yargı mensubuna rahmet dileyen Bakan Tunç, deprem bölgelerinde 131 yeni mahkemenin kurulduğunu ve 15 adliye ile 11 cezaevinin ağır hasar gördüğünü hatırlattı. Buna rağmen Hatay'da yapılan adalet saraylarının yıkılmadığını, az hasar gören binaların ise hızla onarılarak hizmete alındığını vurguladı.
Tunç, depremde hasar gören yerlerde yaptığı incelemelerde görev alanlara teşekkür ederek, önlerindeki hukuki süreçlerle ilgili yoğunlaştıklarını ve bu süreçleri hızla sonuçlandırmak gerektiğini dile getirdi. Çünkü tespit davalarının sonuçlarına bağlı olarak hasar gören binaların yıkılıp yıkılmayacağının belirleneceğini belirten Bakan Tunç, sürecin gecikmemesi için hassasiyetle takip edildiğini vurguladı.
Hatay'da 248 adliye personeli konutunun ve Samandağ ilçesinde müstakil adliye binasının yapılacağı müjdesini veren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, deprem bölgelerinde hukukun gerektirdiği tüm süreçlerin titizlikle yürütüleceğini ve adaletin hızla sağlanmasına özen gösterileceğini ifade etti.
Bu yeni düzenlemelerle birlikte deprem soruşturmalarında bilirkişi incelemelerinin etkin bir şekilde kullanılması ve tutukluluk süreçlerinin adil bir biçimde değerlendirilmesi hedefleniyor. Böylece deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımızın haklarının korunması ve adaletin sağlanması için önemli bir adım atılmış olacak.