Cumhuriyet döneminde ismi Cizre olarak değiştirilen ilçe, tarihi 10 bin yıla dayanan ve İslamiyet'in gelişi ile "yarımada" anlamına gelen Cezire adı verilen, Mezopotamya'nın en önemli şehirleri arasında yer alıyor. 1990 yılına kadar Mardin'e bağlı kalan Cizre, 1990'da Siirt'in ilçesi olarak Şırnak'a bağlanmıştır. Ancak Cizre'de yaşayan vatandaşlar uzun zamandır il olma özlemi çekmektedir ve Cizre'nin il olmasını istemektedir.
Türkiye'de il sayısını 100, ilçe sayısını 1000'e çıkarmayı öneren bir düzenleme gündeme gelmiştir.
Cizreliler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Cizre'nin zaten tarihi olarak şehir merkezi olmayı hak ettiğine dair sözlerini hatırlatarak, Cizre'nin il olması için verilen sözlerin yerine getirilmesini istemektedir.
Araştırmacı yazar Abdülaziz Bilge, Cizre'nin il olması gerekliliğinin tarih boyunca dile getirildiğine dikkat çekmektedir. Cizre tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve stratejik bir konuma sahip olmuştur. Cizre'nin tarihi ve köklü bir medeniyete sahip olması, il olmayı hak eden bir şehir olduğunu göstermektedir. Ayrıca Cumhuriyet döneminde Cizre'nin il olması gerektiği yönünde yapılan açıklamalar bulunmaktadır. Cizreliler uzun zamandır il olmak istemektedir ve bu taleplerini tekrar dile getirmektedirler.
Esnaf Edip Ataç, Cizre'nin il olmasının sosyal ve kültürel açıdan çok önemli olacağını belirtmektedir ve Cumhurbaşkanı'nın il sözünü hatırlatmaktadır. Cizre'nin il olması gereken bir karar olduğunu düşünmektedir.
Esnaf Abdullah Kurami ise Cizre'nin tarihi ve kültürel açıdan çok önemli bir yer olduğunu ve il olmayı hak ettiğini vurgulamaktadır. Cizreliler olarak il sözünün yerine getirilmesini talep etmektedirler.