İstiklal mahkemeleri tarafından 29 Haziran 1925 yılında idam edilen Şehid Şeyh Said ve arkadaşlarının şehadetlerinin üzerinden 98 yıl, PKK'nin 26 Haziran 1992 yılında Silvan ilçesinde bulunan Susa Camii'ne yaptığı saldırı sonucu katledilen 10 Müslümanın şehadetlerinin üzerinden ise 31 yıl geçti.
Şehid Şeyh Said ve arkadaşları ile Susa Cami yarenlerinin şehadetleri yıl dönümü nedeniyle Mustazaflar Cemiyeti ve Susa-Der, Cami yarenlerinin meftun bulunduğu Susa Şehitliği'nde anma programı düzenledi.
Programda sunuculardan Fatih Taş tarafından şehitlerin hayatı anlatıldı ve Susa Camii'ndeki katliam günü ve gecesi olayları aktarıldı.
Program, ikindi namazından sonra Ammar Zeren'in okuduğu Yasin-i Şerif ile başladı.
Mahmut Kılınç
"Kürt halkı Lozan'da emperyalistlerin dinden vazgeçme teklifini kabul etmedi"
Şehid Şeyh Said ve arkadaşlarının davasını ve bugüne olan etkilerini konu edinen bir konuşma yapan Molla Mahmut Kılınç, Şeyh Said ve arkadaşlarının asıl amacının İslam olduğunu belirterek günümüzde konunun farklı yönlere çekildiğine dikkat çekti.
Kılınç, Şeyh Said'in yaşamını ve kişiliğini anlatarak, "O, tüm vaktini İslam'a ayırmış bir hayat yaşadı. Geceleri ibadetle geçirir, günün geri kalanında öğrencilerine eğitim verirdi. Onlarla at sırtında gezip İslam'ı yayardı." dedi.
"Şeyh Said İslam davası için kıyam etti"
Kılınç, Cumhuriyetin ilanından sonra İslam'a yönelik savaş açıldığını belirterek, Şeyh Said'in bu duruma sessiz kalamayacağını söyledi. Kılınç'a göre, Şeyh Said'in kıyam etmesi gerekiyordu ve sonunda yakalanarak idam edildi.
Kılınç, "Bugün bazı sosyalist Kürtler Şeyh Said'in kıyamının dini değil, Kürtçülük için olduğunu iddia ediyorlar. Oysa Şeyh Said İslam davası için kıyam etti. Onun davası İslam'dı." şeklinde konuştu.
Kılınç, Şeyh Said'in torunları olan göstericilere de değinerek, "Onlar senin yolunu takip edenlerin şehid oldukları Susa'dalar. Onlar senin davayı sürdürdüler ve şehid oldular. Oysa sosyalist Kürtler seni tanımıyorlar. Şeyh Said sağ olsaydı onlarla da mücadele ederdi." dedi.
Programda Şeyh Said ve Susa Cami yarenlerine ithafen bestelenen ezgiler de seslendirildi. Ardından Molla Beşir Şimşek, Susa Cami yarenleri hakkında bir konuşma yaptı.
"Rabbimizle bir ticaret sözleşmemiz var ve buna hepimiz imza atmışız"
Şimşek, İslam'ın bugün var olmasının, Müslümanların fedakarlıkları, mücadeleleri ve şehitlikleri sayesinde olduğunu söyledi. Ayrıca, mücadelelerini sürdürebilmek ve davanın devamını sağlamak için herkesin bu görevi üstlenmesi gerektiğini belirtti.
Şimşek, "Müslümanlar olarak sadece önceki şehitlerin mücadelelerini anlatmak yeterli değil, kendimizi de unutmamalıyız. Çünkü bizler Rabbimizle bir sözleşme imzaladık. Bu sözleşme gereği hizmet edecek, mücadele edecek, fedakarlık yapacak ve camilere sahip çıkacağız." dedi.
"Onlar yapılan tehditlere rağmen camiyi, sohbeti, cemaatle namazı terk etmediler"
Şimşek, şehitlerin tehditlere boyun eğmeyerek şehadete yürüdüğünü vurgulayarak, "Bu insanlar tehditlere rağmen camiyi terk etmedi. Onlar 'eğer öldürüleceksek camide ölelim' diyerek dik bir duruş sergiledi. Allah onlara şehadeti nasip etti." sözlerine yer verdi.
Program dua ile sona erdi.